Meydancık Kalesi
Meydancık Kalesi, Mersin’in Gülnar ilçesi sınırları içerisinde, yaklaşık 750 metre uzunluğunda oldukça geniş bir alanı kaplayan tarihi bir yerleşimdir.
Görsel Sahibi: Mersin İl Kültür ve Turizm Müdürlüğü arşivi.
Meydancık Kalesi, Mersin’in Gülnar ilçesi sınırları içerisinde, yaklaşık 750 metre uzunluğunda oldukça geniş bir alanı kaplayan tarihi bir yerleşimdir. Antik dönemde Kirşu olarak bilinen bu bölge, stratejik önemi nedeniyle uzun yıllar boyunca krallıklara, askeri ve idari merkezlere ev sahipliği yapmıştır.
📝 Bu Sayfada Neler Var? (İçindekiler)
📜 Tarihsel Önemi ve Kirşu İlişkisi
Meydancık Kalesi, farklı dönemlerde farklı roller üstlenmiştir:
- Kral Kenti: MÖ 7. ve 6. yüzyıllarda kral kenti olarak kullanılmıştır.
- Pers Dönemi: MÖ 4. yüzyıllarda Pers Dönemi’nde askeri ve idari bir rol üstlenmiştir.
- Garnizon Kenti: MÖ 2. yüzyılda Mısır krallarına garnizon kenti olmuştur. Geç Roma ve Bizans Dönemi izlerine de rastlanmaktadır.
MÖ 557/556 yıllarına ait metinlerde, Babil kralı Nergilissar’ın Pirindu kralı Appuaşu’ya karşı düzenlediği seferde, ordularının Appuaşu’nun “atalarının başkenti” olan ve bugünkü Meydancık Kale olarak gösterilen Kirşu’ya kadar geldiği anlatılmaktadır. Babil ordusu buradan önce denize inmiş, daha sonra metinlerde adı geçen Sallune’ye (Selinus/Gazipaşa) kadar ulaşmıştır.
Görsel Sahibi: Mersin İl Kültür ve Turizm Müdürlüğü arşivi.
🏛️ Kale İçindeki Yapılar ve Kabartmalar
Kalede günümüzde görülebilen ve tespit edilen yapılar şunlardır:
- Anıtsal Giriş ve Doğu Mezarı.
- Hazine Binası kalıntıları.
- Pers Kabartmaları: Dizden aşağısı yürüyüş halinde gösterilen beş insan figürünü içeren Pers kabartmaları yer almaktadır. Bu kabartmaların, Persler Dönemi’nde yapılmış olmasına rağmen Hellenistik Dönem’de de kullanıldığı ve bu nedenle tahrip olduğu düşünülmektedir.
- Diğer Kabartma: Sur duvarlarının dışa bakan yüzünde, ne tasvir edildiği anlaşılamayan başka bir kabartma daha bulunmaktadır.
Görsel Sahibi: Mersin İl Kültür ve Turizm Müdürlüğü arşivi.
🏺 Arkeolojik Buluntular ve Sikkeler
Arkeolojik kazılar sonucunda, kentin tarihine ışık tutan önemli eserler ele geçirilmiştir:
- Hitit Mührü: Ele geçen eserler arasında Hitit kralı Muwattalli’nin mührü bulunmaktadır.
- Gümüş Sikkeler: 1980 yılındaki bilimsel kazılardan çıkan 5 bin 215 adet gümüş sikke şu anda Silifke Müzesi’nde sergilenmektedir. Bu sikke buluntusu, kentin ekonomik olarak güçlü olduğu dönemlere işaret etmektedir.